Welcome
Log in fast and safe shopping!
Not a member yet?
You can easily become a member!

Kullanıcıyla Şekillenen Tasarım

21-07-2025 11:48
Kullanıcıyla Şekillenen Tasarım

Biçime Değil, Hikâyeye Uygun Olan

Her mekânın kendine ait bir ritmi, her kullanıcının zamanla kurduğu bir dili vardır. Bazı mobilyalar bu ritmi anlamak yerine mekâna hükmetmeye çalışır; bazılarıysa bulunduğu ortamla uyum kurmayı tercih eder. Ananas Design + Crafts olarak biz, ürünlerimizin yalnızca işlev değil, anlam taşımasını önemsiyoruz. Bu yüzden bir masa, bir sehpa ya da bir şamdan; gerektiğinde farklı bir ölçüyle, farklı bir malzeme ya da tonla yeniden üretilebilir.

Koleksiyonlarımız sabit ve tek tip değildir. Genellikle bir fikirle başlar, zamanla kullanıcıların ihtiyaçları doğrultusunda gelişir. Bizce tasarım, sadece üretimden ibaret değil; aynı zamanda bir iletişim biçimidir. Bu iletişim çoğu zaman basit ama belirleyici cümlelerle başlar: “Biraz daha kısa olabilir mi?”, “Bu renk bizim alana fazla koyu kaçar mı?”, “Aynı formun biraz daha küçük versiyonu mümkün mü?” Bu tür cümleleri sınır olarak değil, birlikte düşünmenin başlangıcı olarak kabul ederiz.

Kullanıcıyla Birlikte Şekillenen Esnek Üretim Süreci

Farklı ölçülerde üretim yapabiliyor olmak, teknik bir esneklikten çok daha fazlasıdır. Bu, kullanıcıyı dikkate almanın, talepleri önemsemenin bir yansımasıdır. Bir masanın yüksekliğini yeniden değerlendirmek, bir sehpanın genişliğini ihtiyaca göre uyarlamak bizim için sürecin doğal bir parçasıdır. Çünkü her yaşam alanı farklıdır. Her oturma düzeni, her kullanım alışkanlığı kendine özgüdür. Tasarımın gücü, tekrara düşmeden, yeni durumlara uyum sağlayabilmesinde ortaya çıkar.
Aynı hassasiyet malzeme seçimi için de geçerlidir. Kullanıcının mekânını, ışığını, tarzını birlikte değerlendiririz. Üretime geçmeden önce, malzemenin nerede, nasıl ve hangi koşullarda kullanılacağını konuşuruz. Bu süreç, hem işin teknik yönünü hem de estetik etkisini belirler. Amacımız sadece güzel görünen değil, kullanıldığı alanla ilişki kurabilen ürünler ortaya koymaktır.
Renk seçimleri de benzer şekilde yalnızca görsel bir tercih değildir. Rengin mekânda nasıl görüneceğini belirlemek için gerçek yüzey örnekleri üzerinden ilerleriz. Bir kartelaya bakmakla yetinmeyiz; çünkü renk, ışıkla ve çevresiyle birlikte değişir. Numune elinize geçtiğinde yalnızca bir ton değil, o yüzeyin nasıl yaşayacağına dair fikir de edinirsiniz. Bu karar süreci hızlı geçilmez. Kullanıcının memnuniyetinden emin olana kadar tekrar tekrar değerlendirme yaparız.
Bazen bir kullanıcı, dokunduğu yüzey hakkında “Bu biraz fazla açık kalıyor,” der. Böyle bir durumda süreci durdurur, geri dönüp alternatifleri yeniden değerlendiririz. Bizim için doğru seçim, hızlı karardan daha değerlidir. Ürünün ortaya çıkışı kadar, o sürecin nasıl geliştiği de önemlidir. Her detay, sonucunu etkiler.
Bir sehpa sizin belirlediğiniz ölçüde daha anlamlı hale gelir. Bir sandalye, sizin tercih ettiğiniz yükseklikte daha rahat edebilir. Aynı form, farklı bir odada bambaşka bir etki yaratabilir. Bu noktada ürün yalnızca bizim tasarladığımız bir eşya olmaktan çıkar; sizin ihtiyaçlarınıza göre şekillenmiş bir parçaya dönüşür. Ortak bir özenle oluşmuş bir bütünlük ortaya çıkar.
Ananas olarak biz sabit kalıplarla değil, kullanıcıyla kurduğumuz ilişkiyle ilerleriz. Tasarımın sadece nesne yaratmak değil, karşılıklı bir dikkat ve düşünme süreci olduğuna inanırız. Bazı ürünler görevini yerine getirir; bazıları ise kullanıcısıyla birlikte yaşamaya başlar. Bizim için esas olan budur.
Bu yaklaşım sadece bireysel kullanıcılarla sınırlı değildir. İç mimarlarla, proje ekipleriyle, otel ve ofis gibi kurumsal alanlar için çalışanlarla yürüttüğümüz süreçlerde de aynı özeni gösteririz. Geniş bir toplantı masası farklı bir boyutta üretilebilir, bir sehpa restoranın genel tonuna uyarlanabilir. Ürünün karakteri bozulmadan yapılan bu düzenlemeler, koleksiyonlarımızın esnekliğini ve bütünlüğünü güçlendirir.
Her yeni talep, elimizdeki formları yeniden düşünmemizi sağlar. Bu esneklik kararsızlık değil; bilgi ve deneyimle şekillenen bir hâkimiyettir. Malzemeyi tanımak, sınırlarını bilmek ve gerektiğinde bu sınırlar içinde yeni yollar bulmak, üretim anlayışımızın temelidir.
Sonuçta ortaya çıkan şey, yalnızca fiziksel bir ürün değildir. Ortaya çıkan, karşılıklı katkıyla oluşmuş bir tasarım belleğidir. Kullanıcı, kendi yaşamına uygun bir formu belirlemiş; biz de bu forma emeğimizi katmış oluruz. Bu bütünlük, tasarım sürecinin en doğal ve en anlamlı sonucudur.
 
IdeaSoft® | E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.